Aylık arşivler: Eylül 2013

TEKNOLOJİ : TSE, Siber Güvenlik Kamu Çalıştayı Düzenledi


TSE, bulunduğu 53 kamu kurum ve kuruluşundan 150 temsilcinin katılımı ile Siber Güvenlik Kamu Çalıştayı düzenledi.

Türk Standardları Enstitüsü (Tse), aralarında Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Ekonomi, İçişleri, Dışişleri Bakanlıkları ile Milli İstihbarat Teşkilatı, Merkez Bankası, BDDK ve TÜİK’in de bulunduğu 53 kamu kurum ve kuruluşundan 150 temsilcinin katılımı ile Siber Güvenlik Kamu Çalıştayı düzenledi.

Siber güvenlikle ilgili alınacak önlemleri belirlemek ve bunların uygulanmasını ve koordinasyonunu sağlamak amacıyla düzenlenen Çalıştay’da; Güvenli E-Ticaret, Güvenli Elektronik Belge Yönetim Sistemi, Güvenli Coğrafi Bilgi Sistemleri, E-Kimlik, Koruma Profilleri, Temel Seviye Güvenlik Kriterleri Belgelendirmesi gibi konular ele alındı.

TSE çalıştayda, Siber Güvenlik Eylem Planı Çerçevesinde oluşturduğu Siber Güvenlik Özel Komitesi’nin çalışmaları konusunda bilgi verdi. Kamu kurum ve kuruluşlarındaki kritik bilişim teknolojileri ürünlerini bu kurumlardan alınan bilgiler doğrultusunda tespit eden Tse Siber Güvenlik Özel Komitesi, bunların korunmasına yönelik kullanılabilecek yöntem ve araçları anlattı.

Buna göre Siber Güvenlik Özel Komitesi, ilk etapta kamu kurumlarının kritik bilişim teknoloji ürün ve sistemlerine yönelik koruma profilleri oluşturacak. Bu koruma profillerine uygun olarak üretilecek yazılımların siber güvenliği, güvenilirliği, fonksiyonelliğini de Tse Yazılım Test Laboratuarı’nda test edilecek.

Siber Güvenlik Çalıştayı’nda konuşan Tse Genel Sekreteri Üzeyir Karagöz, özellikle kurumların savunma bilgilerinin tehdit altında olduğuna işaret etti. Tse olarak siber güvenlik konusunda yatırım yapmaktan kaçınmayacaklarını ifade eden Karagöz, "Uluslararası bir anlaşma olan CCRA Anlaşması kapsamında uzun bir süredir çalışma yürütüyoruz, bununla ilgili bilişim teknolojileri ürün standartlarımız, yazılım ve test laboratuvarlarımız ve bilişim teknolojileri projelerimiz ile Enstitü olarak ciddi faaliyetler içindeyiz. Stratejik plan çerçevesinde Tse‘ye düşen her türlü vazifeyi yapmaya hazırız" dedi.

Dünyadaki bilişim sektörünün pazar payının 6.9 trilyon dolar olduğunu belirten Tse Yazılım Test ve Belgelendirme Daire Başkanı Mehmet Çetin ise bilişim alanında iki amaçları olduğunu vurguladı:"Ülkemizde güvenli bilişim ürün arzını sağlamak ve Türk bilişim sektörünün dünya bilişim ticaretinden daha fazla pay almasını sağlamak için çalışıyoruz".

Çalıştayda, Tse Yazılım Belgelendirme Müdürü Mariye Umay Akkaya, Bilişim Teknolojileri ve Siber Güvenlik Belgelendirmeleri ile Siber Güvenlik Eylem Planı 12. Maddeye ilişkin sunum yaptı. Son 10 yılda Tse‘nin bilişim alanında yaptığı çalışmaları anlatan Akkaya, sunumunda ayrıca BT alanındaki standartları tanıttı, halen devam eden projeler hakkında bilgi verdi.

Akkaya’dan sonra TÜBİTAK Bilgem OKTEM Koordinatörü Neslihan Güler, Ortak Kriterler Testleri konulu bir sunum yaparken, TÜBİTAK Bilgem SGE Başuzman Araştırmacı Fatih Karayumak da Siber Güvenlik Eylem Planı Madde 10’a ilişkin bir sunum gerçekleştirdi.

STANDART BİR AKP SEÇMENİNİN MUHTEŞEM DÖNÜŞÜ :))))))))))) ))


ARAŞTIRMA DOSYASI : Nuruosmaniye’nin 255 yıllık sırrı


Nuruosmaniye'nin 255 yıllık sırrı

Caminin 8.5 metre derinine inilen çalışmalarda 255 yıllık tarihi caminin altında 825 metrekare kullanım alanlı, 2 bin 42 metrekare büyüklüğünde bir alana ulaşıldı. Caminin altında Türkiye’nin ilk fore kazık sistemine ulaşıldı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Nuruosmaniye Camii’nde 17 milyon TL’lik bütçeyle yaptırdığı restorasyon; mimarlık tarihi açısından çok önemli 2 sırrı günyüzüne çıkardı.

Habertürk gazetesinin haberine göre, Osmanlı mimarisinde bir dönüm noktası kabul edilen ilk barok cami Nuruosmaniye’de Türkiye’nin ilk fore kazık sistemine ulaşıldı. Restorasyon ekibi, bunun sevincini yaşarken ‘Osmanlının Nuru’ diye bilinen Nuruosmaniye Camii’nde çalışmalar gerçek anlamda derinleştirildi.

Caminin altından tam 420 kamyon balçık çıkarılarak, 8.5 metre derine inildi. 255 yıllık tarihi caminin altında şimdiye kadar hiç kimsenin bilmediği; 825 metrekare kullanım alanlı, 2 bin 42 metrekare büyüklüğünde bir alana ulaşıldı. 12′si oda toplam 19 bölme ve halen işlev gören bir kuyuya ulaşıldı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü camiyi, 2 yıl önce restorasyona aldı. Aslına uygun restorasyon için Prof.Dr. Füsun Alioğlu, Prof.Dr. Feridun Çılı, Doç.Dr. Ahmet Güleç ve Yard. Doç.Dr.Ahmet Vefa Çobanoğlu’ndan Süleymaniye Bilim Kurulu oluşturuldu. Restorasyon için şimdiye kadar toplam 17 milyon ödenek ayrılırken, ortalama 20 milyon TL’ye tamamlanması ve 2014′de tamamen bitirilmesi hedefleniyor.

Bir su sarnıcına da benzeyen yapı topluluğu içerisinde revaklı avlunun tamamını içerisine alan 12 oda dahil 19 ayrı bölümden oluşan sütunların yer aldığı ve Yerebatan Sarnıcı’na benzeyen bir yapı topluluğuna ulaşıldı.

‘MÜZE OLARAK DEĞERLENDİRİLEBİLİR’

Vakıflar Genel Müdürü Dr. Adnan Ertem:

“Nuruosmaniye Camii’nin altında bir Nuruosmaniye daha var. Cami yapısı gibi bir yapı topluluğu daha ortaya çıktı. Asırlar önce depreme karşı radye temel kullanılmış. İlk kez ulaşıldı. Sütunlar, bölmeler ve bir de su toplama kuyusu var. Su terazisi gibi olan kuyu bugün de işlevini görüyor. Mahmutpaşa Cami civarında bir çeşmeye hatta Haliç’e kadar ulaşan bir drenaj sağlıyor. Sultanahmet Camii’nin restorasyonu sırasında da röntgenini çektik. Böyle bir yapı topluluğu yoktu. Bir camii altında ilk kez böyle bir yapıya ulaştık. Müze olarak da değerlendirilebilir.”

‘KAPALIÇARŞI, NURUNU KAÇIRMIŞ’

Vakıflar 1.Bölge Müdürü İbrahim Özekinci:

“Kapalıçarşı tadilat geçirirken, molozları camiye dökülmüş. Dış mekanda yine Kapalıçarşı yangınlarıyla çıkan karbonlar caminin her yerine yapışmış, simsiyah olmuştu. Nuruosmaniye’nin adeta nuru kaçmıştı. Mikro kumlamayla temizlendi. Çalışmalar sürüyor.”

Haberturk

DİN & DİYANET DOSYASI : Hz. Muhammed’in Kur’an’a Girmemiş hadislerinden alınmıştır – Tolstoy


Tolstoy, 1908 yılında, ‘Abdullah El-Sühreverdi’nin Hindistan’da yayımlanmış ‘Hz. Muhammed’in Hadisleri’ kitabından yararlanmış.

Hz. Muhammed

"Fazla geçmez bir zaman gelir ki, kendi dininizin adından başka bir şey kalmayacak.

Kur’an’dan, onun görüntüsünden başka bir şey kalmayacak.

O zaman camilerde artık ilim ve din öğrenilmeyecek, Allah’a kulluk yapılmayacaktır.

Din adamları, ilim adamları, insanların en kötüsüne dönecek, münakaşa ve münazaralar onlardan çıkacak ve insanlar dinden çıkıp geri dönecekler."

***

Günümüzde AKP sayesinde bu duruma doğru hızla ilerliyoruz.

İŞ DÜNYASI : 11870’ten fahiş ücret !


Bilinmeyen numaraların yanı sıra vergi borcu, araç sorgulama gibi rehberlik hizmetlerinin de sunulduğu numara sorgulama servisi 11870, vatandaşlara nöbetçi eczanelerden, çilingir hizmetine kadar birçok alanda yardımcı oluyor. Ancak bu hizmetin karşılığı pek de düşünüldüğü gibi fiyatlandırılmıyor. 11870’in HGS Kaçak Geçiş Sorgulama hizmetinden yararlanan İlkay A. Yaptığı 5 saniyelik görüşme için 11,94 TL ücret ödedi.

Şikayetvar’ın haberine göre: Kısa sürede acil bilgilere ulaşabilmek için hizmet veren 11870, fahiş görüşme ücretlerinden dolayı tüketicilerden şikayet alıyor. 11870’e ait internet sitesinde yer alan bilgilendirme ekranında görüşme ücreti 1 dakika için 1,99 TL olarak belirtiliyor. Ancak hizmetten yararlanmak isteyen tüketiciler ücretlendirme aşamasında yazılanlara bağlı kalınmadığını ifade ediyor.

Fazla ücretlendirme ile ilgili ikaz yapılmadan kesilen ücreti aldatma olarak değerlendiren tüketicinin şikayeti şöyle:

"HGS sistemini bankadan aldığım için, PTT’nin Kaçak Geçiş Sorgulama hizmetinden sorgulayamadım. Bu sorgulamayı internetten öğrendiğim 11870’i arayarak yaptırdım. Görüşme sonunda hizmet ücreti olarak 1-2 TL alınır diye düşünüyordum. Gelen mesajdan 5 saniye görüşme ücreti olarak 11, 94 TL ücret kesildi. Bu kadar ücretin bu hizmet için çok fazla olduğunu; fazla ücretlendirme ile ilgili herhangi bir ikaz yapılmamasını da aldatma olarak değerlendiriyorum."

İŞ DÜNYASI : Böyle istifa görülmedi !


Bir video animasyon firmasında çalışan Marina Shifrin, Cumartesi günü YouTube`a yüklediği video ile olay yarattı.

Shifrin, çalışma temposundan şikayetçi olduğu iki yıllık işinden istifa etmek için, sabah 4.30 sularında binaya gelip, kaydettiği videoyu kullandı. Video görüntülerine işte yaşadığı sıkıntılarını yazan genç kadın, sonunda da istifa ettiğini yine aynı yazıyla bildiriyor.

Görüntülerin YouTube’a yüklenmesinden kısa bir süre sonra sosyal medyada konuşulmaya başlandı. Amerikan Huffington Post sitesi, videoyu "istifa etmenin en iyi yolu" başlığıyla okurlarına duyurdu.

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN BURAYA TIKLAYIN.

TEKNOLOJİ : iOS 7 hastanelik ediyor !


iPhone, iPad ve iPod’larını iOS 7 işletim sistemine güncelleyen Apple kullanıcıları, doktora koştu.

Apple’ın yeni mobil işletim sistemi iOS 7, ABD başta olmak üzere dünyanın birçok noktasında Apple kullanıcılarını hasta ediyor. Uzmanlar, baş dönmesi, mide bulantısı ve halsizlik gibi rahatsızlıklara neden olduğu belirtilen iOS 7’nin, tasarımını sorumlu gösteriyor. iPhone, iPad ve iPod’larını iOS 7 işletim sistemine güncelleyen Apple kullanıcıları, deniz tutması gibi belirtilerle doktorlara başvurmaya başladı. Uzmanlar, birçok kullanıcıyı etkileyen ortak rahatsızlıkların, ekranın çok parlak olması ve ikonların tasarımınından kaynaklanıyor olabileceğini belirtti.

Apple’ın destek sayfasına sıkıntılarını belirten okuyuculardan bir tanesi, ‘telefonunu sadece 20 dakika kullandıktan sonra kusacak hale geldiğini’ belirtti. Psikolog Frederick Bonato, iOS 7’nin eski versiyonlara kıyasla animasyonlara ve dinamik bir arka plana sahip olduğunu belirterek, ‘ekran hareketliliğinin rahatsızlıklardan sorumlu olabileceğini’ öne sürdü.

‘EKRAN ÇÖZÜNÜRLÜĞÜ YÜKSEK’

LiveScience sitesine açıklamaya yapan ABD’nin Montclair State Üniversitesi’nden Bonato, "Yeni iPhone’lar ile deney yapmadık, ancak yaşanan sorunların ekrandaki hareketlerle bağlantılı olduğuna eminiz… Dahası, ekran çözünürlüğü çok yüksek. Bu da çok keskin, net ve hareketli görüntülerle karşı karşıya kalıyorsunuz" dedi. Uzmanlar, iOS 7’deki ikonların sürekli olarak arka planla birlikte hafifçe hareket ettiğini, böylece ortaya 3D etkisi çıktığını belirtti. Paralaks etkisi olarak tanımlanan durum, ikonların arka plan üzerinde süzülüyormuş gibi görünmesine neden oluyor. Bonato, "Düz olduğunu bildiğiniz bir ekran üzerinde üç boyutlu görünüm tecrübe etmek, mide bulandırıcı bir etki oluşturabilir" dedi.

iPAD’DA ETKİ DAHA FAZLA

iOS 7, uygulamalar arasında geçiş yaparken, ekranın yakınlaştığı ve uzaklaştığı izlenimi doğuruyor. Bu izlenim, kullanıcılara sanki hareket ediyorlarmış etkisi veriyor. Bonato, "Görsel olarak, girdi hareket ettiğiniz izlenimi veriyor… Ancak diğer tüm duyularınız aksini söylüyor. Yeni iPhone modelleriyle bu etki fazlasıyla hissediliyor" yorumunu yaptı. IMAX sinemaları ve uçuş simülasyonlarının yarattığı etkiyi küçük ekranda az da olsa ortaya çıkaran iOS 7, beynin hareket algısında şüpheye düşmesine neden oluyor. ABD’nin Saint Peter’s Üniversitesi’nde ‘siber hastalıkları’ araştıran Andrea Bubka, "iOS 7 etkisi, iPad’de daha kötü. Ekran daha büyük ve daha fazla bir görüş alanı kapsıyor" dedi.

iOS 7, iki boyutlu olmasına rağmen üç boyutlu gibi görünüyor, bu nedenle gözler odaklanacağı noktayı karıştırıyor. Minnesota Üniversitesi’nde hareket kaynaklı rahatsızlıkları araştıran Thomas Stoffregen, "iOS 7’nin neden olduğu bu sorunlar beni şaşırtmadı… Görüntüleme teknolojisi geliştikçe daha yüksek ekran çözünürlüğü karşımıza çıkıyor ve bu durum insanları hasta etmeye daha fazla meyilli oluyor" dedi. Bubka, en iyi çözümü kısa bir şekilde özetliyor: "Bir süreliğine kafanızı başka bir tarafa çevirin."

SURİYE DOSYASI /// Muhalifler : Esad’ın sarayını vurduk


Suriyeli muhalifler, bugün başkent Şam’da Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın kaldığı Tişrin Sarayı’nı vurduklarını iddia etti.

Şam Haber Ağı (SNN) muhaliflerin Esad’ın sarayı yakınına 5 adet havan topu fırlattığını duyurdu. Havan toplarının 2 tanesinin Şam’ın Muhacirin semtindeki Teşrin Sarayı’na isabet ettiği ,roketlerin birinin sarayın damını düştüğü iddia edildi. Diğer havan topunun ise sarayın yakınındaki bir eve isabet ettiği ve yangın çıktığı ifade edildi.

MISIR DOSYASI : Türk muhabirden “Beni kurtarın” tweeti


Mısır’da tutuklu TRT muhabiri Metin Turan’ın Twitter hesabından uzun aradan sonra ilk mesajlar atıldı. Türkiye’den gelen bir akrabası vasıtasıyla mesajları gönderdiğini belirten Turan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na da seslenerek kurtarılmasını istedi.

44 gündür hapishanede bulunduğunu yazan Turan, esir gibi tutulduğunu ve hapishane şartlarının çok ağır olduğunu ifade etti. Hapishanede yakında açlık grevi başlayabileceğini aktan Turan, Dışişleri Bakanı Davutoğlu’na da seslenerek, ‘Burası kan gölüne gelmeden beni kurtarın.’ dedi.

Turan, Twitter’deki son mesajında ise Türkiye’nin Birleşik Arap Emirlikleri gibi müttefikleri ile temasa geçerek kendisini kurtarabileceğini söyledi.

Turan’ın hesabından atılan o tweetlerin tamamı ise şöyle: "Sevgili dostlarım, merhabalar. Bana dua eden herkese teşekkür ederim. Size Türkiye’den gelen akrabam kanalıyla ulaşıyorum. Allah’ıma sonsuz şükürler olsun, çok şükür iyiyim. Sağlığım yerinde. Hapishane şartları çok kötü. 44 gündür hapishanedeyim. Halen esir gibi tutuluyorum. 40 metrekarelik koğuşta 36 kişi beton üzerinde yatıyoruz. 2 tuvalet var banyo yok. Sayın Dışişleri Bakanım A. Davutoğlu, tutukluluk süresi uzatılması halinde burada açlık grevi başlayacak. Hapishane karışabilir. Burası kan gölüne gelmeden beni kurtarın. Türkiye’nin müttefik dostları yok mu? Birleşik Arap Emirlikleri ile temasa geçerek beni serbest bırakabilirler."

TERÖR /// MOSSAD : Kenya eylemini Alman İslamcı planladı


İsrail istihbaratı Mossad’a göre Kenya’daki rehine eylemi Alman İslamcı tarafından planlanmış

Kenya’nın başkenti Nairobi’deki ‘Westgate’ alışveriş merkezinde yapılan terör eyleminin, Müslüman olduktan sonra ‘Ahmed Halid’ ismini alan Alman Andreas tarafından planlandığı iddia edildi. Haftalık dergi Focus’un Mossad raporunu kaynak olarak gösterdiği haberde, Alman güvenlik yetkililerinin de bunun mümkün olabileceğini belirttikleri yeraldı.

Alman Federal İçişleri Bakanlığı, Kenya’daki olayın aydınlığa kavuşması için Alman kriminalistlerin olay mahalline gönderildiğini açıkladı. Bakanlık açıklamasında, Andreas’ın bu eylemi planladığı yönündeki zannın ne kadar güçlü olduğunun burada yapılacak incelemelerin sonuçlarından sonra belli olacağı belirtildi.

Daha önce Interpol ‘beyaz dul’ adı verilen İngiliz Samantha Lewthwaite’ı, Nairobi’deki eylemin lideri olduğu gerekçesiyle arananlar listesine koymuştu. Lewthwaite, 2005’de Londra’da yapılan bir dizi intihar saldırısında eşini kaybetmiş.

Haftalık Focus dergisi, Afrikalı İslamcıların Almanya’daki camilerde para topladıklarını ve evlerde bilgilendirme toplantıları yaptıklarını iddia etti. El-Şebab’a destek verenler Köln, Bonn, Münih ve Augsburg şehirlerinde faaliyetler yapıyormuş.

İSTİHBARAT ALANI

Sınırsız, Seçkin, Sansürsüz, Kemalist Haber Blogu

Derin İstihbarat

strateji, güvenlik, araştırma, istihbarat, komplo teorileri, mizah, teknoloji, mk ultra, nwo

İSTİHBARAT

Şifresiz Yayın!